Ana içeriğe atla

PATLICAN DOLMASI

Lojmandaki odamın kapısı çaldığında yataktan fırladım. Gece çalıştığım için gündüz yatıyordum ve normalde gelen giden olmuyordu. Uykulu gözlerle kapıyı açtım, yeni tanıştığım kız gelmişti. İçeri buyur ettim. Odadaki beş parça eşyadan biri olan sandalyeye oturdu. Zaten onun haricinde oturacak bir de yatak vardı. Aç olup olmadığını sordum, açtı. Anamın yaptığı sarmaların dolapta olduğunu söyledim. Mini barı açtı, sarmaların yanında duran, Almanya daki bir otomattan aldığım ve yıllardır kullanamadığım kondomu gördü. Eline aldı ve bana baktı “bu ne?” dedi ve bakmaya devam etti. Acaba ilk kez mi görüyor diye düşündüm ve bakakalırken benim planımı aslında daha farklı kurguladığımı hatırladım. Olay şöyle cereyan edecekti “aa bak ne var burada, hadi tak bakalım yakışacak mı?” Yıllardır birinin bu oltaya gelmesini beklemiştim ama senaryodan çok uzaktaydık. Bana tekrar “bu ne?” dedi. Ben de ya hiç bilmiyor ya da benimle kafa yapıyor diye düşünürken onun paketi açması bir oldu.Uzun süren sessizliği bozan oydu ve “demek odana gelen kızlara sarma ikram ediyorsun” dedi. Benimkisi aslında biraz patlıcan dolması dedim içimden usulca çünkü hala kızı çözmeye çalışıyordum. “Bu ne bu utanmıyor musun?” dedi. “Bak sandığın gibi değil, taa kaç sene önce aldım öyle duruyordu, orda olduğunu bile unutmuşum” dedim. “Kaç senedir ha! Ahuhauhauha” şeklinde gülmeye başladı bu sefer. Tam bir taşakoğlanına çevirmişti beni iki dakikada. Bende uyku filan kalmamıştı. Bu olaya ve bendeki anlamsız bakışlara ve gözünden yaşlar gelinceye kadar güldü. Bir el ense hareketiyle yatağa çekeyim durumu düzelteyim dedimse de tam o sırada elleriyle dizlerine vurarak kapanmaz mı? Benim yapabileceğim son manevra da boşa çıkmıştı. Sinirlerim alt üst olmuştu. Konuyu değiştirmek ve ortamı sakinleştirmek için “sarma yemeyecek misin?” dedim. “yok” dedi. “patlıcan dolması olsa yerdim ama şimdi küflenmiştir” dedi ve tekrar gülmeye başladı ve güle güle gitti. Ben de yeni bir plan yapmak için tuvalette düşünce deryasına daldım. Bu sefer daha ayrıntılı bir plan kurgulayacaktım. Yenilgilerden ders almıştım çünkü.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

RABBİM CLEVELAND DEDİ!

Eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın eşi Ahsen Hanım 2009 da eşinin ameliyatı için istihareye yatmış ve kendisine Cleveland işaret edildiğini söylemişti. Ben de Rabbimizin bu tarz hizmetleri var madem, yararlanalım diye düşündüm.

making a pizza with photos

HAMBURGER ADI NEREDEN GELİYOR?

  Cengiz Han (1167-1227) zamanında Moğol askerler sefere giderken etleri atlarının eğerinin altına koyarmış. Bu etler de atın sırtıyla eğer arasında dövülüp neredeyse kıyma haline gelirmiş. Konaklama vakitlerinde bu eti, içine soğan doğrayarak yerlermiş. Kubilay Han (1215-1294) zamanında Moğollar Rusya’yı fethetmiş. Ruslar Moğollara ’Tartar’ (Tatar) diye hitap ettiğinden, modern zamanlarda çiğ biftek kıyması şeklinde servis edilen ’Steak Tartar’ da Rusların, Moğollar’da gördükleri bu yemeğe verdikleri isimmiş. 1600’lerde Avrupa’nın büyük limanlarından Hamburg’dan Rusya’ya ticaret amacıyla giden gemilerin denizcileri, ’Steak Tartar’ (Tatar Bifteği) isimli bu çiğ köfte yemeğini Almanya’ya getirmiş. 1800’lerde New York-Hamburg seferini yapan gemiler bu yemeği New York’a taşımışlar. Çiğ tatar bifteği bu tarihlerden itibaren New York limanındaki lokantalarda pişirilerek ’Hamburg Tarzı Biftek’ ya da ’Hamburger’ ismiyle satılmaya başlamış. Yani anlayacağınız yol üstünde Hindistan,